DİTİB Online Haber Bülteni & Basın Açıklamaları
2012-09-16 | Açıklama
Provokasyona gelmeyeceğiz!
Bir provokatör ve yardımcılarının uydurup hazırlayarak, internet üzerinden yaydıkları ilkel ve bayağı bir filmle iğrenç ve kabul edilemez bir şekilde Peygamber Efendimiz (s.a.v.)‘i sözde aşağılama girişimlerini tel’in ediyor ve şiddetle kınıyoruz. Sanat ya da ifade özgürlüğü kavramına sığınarak sırf Hz. Peygamberi aşağılamak adına kurgulanmış bu tür bir provokasyonun yayınlanmış olması, maalesef bir ilk değildir.
Peygamber Efendimiz bizlere rahmeti, hoşgörüsü ve itidalli tavrıyla her zaman için örnek olmuştur. Hiçbir hakaret ya da sözde aşağılama girişimi de bunu değiştirmeye muktedir değildir.
Provokatörler, meydana getirdikleri kısır döngüyle, birkaç müslümanın protestolarında ileri gitmelerini sağlayarak, bunların üzerinden bütün müslümanların şiddete meyilli oldukları resmini çizebilme, şiddet yanlısı müslüman imajı oluşturma hesabının peşindedirler. Böylece müslümanlara karşı yapılan diğer ithamların haklı bir gerekçesi olduğu ileri sürülmeye çalışılmaktadır.
Bütün müslümanları, şiddete sürüklenmek suretiyle bu kısır döngüye alet olmamaya çağırıyoruz. Peygamber Efendimiz (s.a.v.)‘i hayatımız için örnek alan biz müslümanlar, bu provokasyonu göğüslemekte yine onun örnekliğine iltica ediyor, onun yolunu izliyoruz. Bizim yolumuz meşru bir daire içerisinde sergilenen, şiddetten uzak protesto ve eylemler olabilir. Müslüman olmayan bu ülke insanının çoğunun diğer insanların dinlerine ve hassasiyetlerine karşı saygılı olduklarını da bilmekteyiz. Sağduyulu bu insanların da bizi bu haklı tavrımızda yalnız bırakmayarak, yanımızda olacaklarından eminiz.
Bahse konu bedbaht film yüzünden geçtiğimiz günlerde dünyanın çeşitli bölgelerinde yaşanan protestolar sonucunda yaralanan ve hatta hayatlarını kaybeden insanların olması, bizleri bu nedenle bir o kadar daha üzmüştür. Özellikle konuyla ilgisi olmayan insanların yaralanmalarını ve daha da ötesi hayatlarını kaybetmelerini anlamakta zorluk çekiyor, olayları kınıyoruz. Failler, hiçbir haklı gerekçesinin olamayacağı bu suçu işlemekle, altından kalkılması güç bir vebal almışlardır.
Bu vesileyle siyasi erk ve topluma da ayrıca sesleniyoruz: Sanat ve ifade özgürlüğünü, eserlerinin sanat ve ifade özgürlüğü ile hiçbir alakası olmayanların maskesi düşecek şekilde korumaya ve teşvik etmeye birlikte çaba gösterelim. Bu tür girişimleri kınamak, daha doğrusu böyle bir imkan tanıyorsa hukuk devletinin verdiği imkanlar çerçevesinde yayılmasını ve yaygınlaştırılmasını önlemek için her türlü hukuki yollara başvurmalıdırlar.
Çoğu zaman müslümanlar bu tür provokasyon ve çatışmaların devamında başka ithamlara maruz kalmaktadırlar. Topluma buna karşı durmaları için çağrıda bulunuyoruz. Müslümanları ise dikkatli olmaları, sokakta, camilerde ve nerede bulunurlarsa bulunsunlar, provokasyonlara gelmemeleri ve şiddet olaylarına dahil olmamaları konusunda uyarıyoruz. Bilinmelidir ki, bu tür olaylar ancak provokatörlere amaçlarına ulaşmaları noktasında daha fazla kolaylık sağlayacaktır.
DİTİB Yönetim Kurulu
Peygamber Efendimiz bizlere rahmeti, hoşgörüsü ve itidalli tavrıyla her zaman için örnek olmuştur. Hiçbir hakaret ya da sözde aşağılama girişimi de bunu değiştirmeye muktedir değildir.
Provokatörler, meydana getirdikleri kısır döngüyle, birkaç müslümanın protestolarında ileri gitmelerini sağlayarak, bunların üzerinden bütün müslümanların şiddete meyilli oldukları resmini çizebilme, şiddet yanlısı müslüman imajı oluşturma hesabının peşindedirler. Böylece müslümanlara karşı yapılan diğer ithamların haklı bir gerekçesi olduğu ileri sürülmeye çalışılmaktadır.
Bütün müslümanları, şiddete sürüklenmek suretiyle bu kısır döngüye alet olmamaya çağırıyoruz. Peygamber Efendimiz (s.a.v.)‘i hayatımız için örnek alan biz müslümanlar, bu provokasyonu göğüslemekte yine onun örnekliğine iltica ediyor, onun yolunu izliyoruz. Bizim yolumuz meşru bir daire içerisinde sergilenen, şiddetten uzak protesto ve eylemler olabilir. Müslüman olmayan bu ülke insanının çoğunun diğer insanların dinlerine ve hassasiyetlerine karşı saygılı olduklarını da bilmekteyiz. Sağduyulu bu insanların da bizi bu haklı tavrımızda yalnız bırakmayarak, yanımızda olacaklarından eminiz.
Bahse konu bedbaht film yüzünden geçtiğimiz günlerde dünyanın çeşitli bölgelerinde yaşanan protestolar sonucunda yaralanan ve hatta hayatlarını kaybeden insanların olması, bizleri bu nedenle bir o kadar daha üzmüştür. Özellikle konuyla ilgisi olmayan insanların yaralanmalarını ve daha da ötesi hayatlarını kaybetmelerini anlamakta zorluk çekiyor, olayları kınıyoruz. Failler, hiçbir haklı gerekçesinin olamayacağı bu suçu işlemekle, altından kalkılması güç bir vebal almışlardır.
Bu vesileyle siyasi erk ve topluma da ayrıca sesleniyoruz: Sanat ve ifade özgürlüğünü, eserlerinin sanat ve ifade özgürlüğü ile hiçbir alakası olmayanların maskesi düşecek şekilde korumaya ve teşvik etmeye birlikte çaba gösterelim. Bu tür girişimleri kınamak, daha doğrusu böyle bir imkan tanıyorsa hukuk devletinin verdiği imkanlar çerçevesinde yayılmasını ve yaygınlaştırılmasını önlemek için her türlü hukuki yollara başvurmalıdırlar.
Çoğu zaman müslümanlar bu tür provokasyon ve çatışmaların devamında başka ithamlara maruz kalmaktadırlar. Topluma buna karşı durmaları için çağrıda bulunuyoruz. Müslümanları ise dikkatli olmaları, sokakta, camilerde ve nerede bulunurlarsa bulunsunlar, provokasyonlara gelmemeleri ve şiddet olaylarına dahil olmamaları konusunda uyarıyoruz. Bilinmelidir ki, bu tür olaylar ancak provokatörlere amaçlarına ulaşmaları noktasında daha fazla kolaylık sağlayacaktır.
DİTİB Yönetim Kurulu